İnşa edildiği 1849 yılından 1924’e kadar Ortodoks Rumların ibadethanesi, 1950-1983 ortasında cezaevi olarak kullanılan kilise, yaklaşık 40 yıl atıl kaldıktan sonra turizme kazandırıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen onarım çalışmalarının akabinde, Meryem Ana Kilisesi’nin turizme kazandırılması hasebiyle düzenlenen merasime; Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ender Alpaslan, AK Parti Nevşehir Milletvekili Yücel Menekşe, Nevşehir Belediye Lideri Dr. Mehmet Savran, AK Parti Vilayet Lideri Ali Kemikkıran, AK Parti Nevşehir Milletvekili Adayı Emre Çalışkan ve protokol üyeleri katıldı.
Burada konuşan Nevşehir Belediye Lideri Dr. Mehmet Savran, Meryem Ana Kilisesi’nin restoran çalışmalarının tamamlanması, çabucak altında Millet Bahçesi, Kahveci Dağı üzerindeki yeni yapacakları mesire alanları ve Nevşehir Kalesi altındaki tarihi Kayaşehir ile birlikte bu bölgenin kıymetli bir turizm bölgesi haline geleceğini kaydetti.
Savran, “Nevşehir yakın tarihinin ve Osmanlı’ya dayanan tarihin bir simgesi olarak Meryem Ana Kilisesi Osmanlı Dönemi’nde ibadete açılmış olup, 1950’den 1983 yılına kadar cezaevi olarak kullanılmış, bu yüzden de hayli önemli tahribat görmüş bir yapıydı. Kültür Bakanlığımızın, Sayın Bakanımızın ve bakan yardımcımızın önderliğinde çok titiz bir onarım sürecinden sonra hoş bir eser olarak kentimize kazandırıldı. Meryem Ana Kilisesi’yle birlikte Kayaşehir, Kayaşehir içindeki Kaya Kilisemiz, buradaki Rum Hamamı ve Çanlı Kilise ile birlikte bu bölgenin farklı bir turizm güzergahı olacak. Bu bölgedeki çalışmalarımızı büyük bir titizlikle sürdüreceğiz. Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Kültür ve Turizm Bakanımıza, sayın bakan yardımcımıza ve emeği geçen herkese kentin belediye lideri olarak teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi.
Vali Becel ise, geçmişten günümüze pek çok kültüre hayat alanı sunan Nevşehir’in, bilhassa Osmanlı Devleti yönetimi altında yaşayan birçok milletin bıraktığı ve günümüze kadar gelen tarihi yapıların sayesinde güçlü bir turizm alanına sahip olduğunu belirterek, bu zenginliğe sahip çıkıp turizm çeşitliliğin artması ve turizmin gelişmesi istikametinde çeşitli çalışmaların da her vakit desteklendiğini söyledi.
Becel, “Bu gün oluşan bu turizm potansiyelinin her geçen yıl artması da bizleri ayrıyeten memnun etmektedir. Anadolu’nun çabucak her bölgesinde olduğu üzere Vilayetimizde de büyük çoğunluğu 19. Yüzyılda inşa edilen kiliselerin ve manastırların varlığının, İlimiz turizminin çeşitlenmesine katkı sağladığını da ayrıyeten belirtmek isterim. Türkiye, Dünya inanç turizmi kapsamında son yıllarda kıymetini artıran bir destinasyon pozisyonundadır. Anadolu irfanının temsilcisi Hacı Bektaş Veli Dergahı’nın yanı sıra kent merkezindeki Damat İbrahim Paşa Külliyesi, Meryem Ana Kilisesi üzere dinî nitelikli anıtların yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekeceği ve inanç turizmine hizmet edeceği aşikardır. Hasebiyle Meryem Ana Kilisesi üzere yerlerin öteki dinlere mensup turistlerce ziyaret edilmesinin turizm olgusu içinde “İnanç Turizmi” kapsamında değerlendirilmesinin son derece faydalı olacağı görüşündeyiz. Turizm alanında İlimiz ismine atılan her adımda takviyelerini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanlığımız başta olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşlarına, lokal turizm kesimlerine ve emeği geçen herkese teşekkür ediyor, hürmetlerimi sunuyorum.” diye konuştu.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ender Alpaslan da, Meryem Ana Kilisesi’nde yapılan çalışmalarla tarihi yapıda yıllar boyunca oluşan hasarın ortadan kaldırıldığını söyledi.
Ülke genelindeki tarihi, kültürel alanların korunmasına yönelik önemli adımların atılmaya devam edildiğini anlatan Alpaslan, “Bakanlık olarak Türkiye’nin neresinde olursa olsun kültürel varlıklarımıza büyük bir hassasiyetle yaklaşıp onları canımız, gözümüz üzere koruyarak gelecek kuşaklara hizmet vermesi için çalışıyoruz.” diye konuştu.
Kapadokya’nın, kültür ve turizm açısından beğenilen bir yer olduğuna dikkati çeken Alpaslan, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin turizmde büyük maksatları var. 2028 yılında turizm gelirimizi 100 milyar dolar düzeyine çıkararak turizmde dünyadaki en savlı ülkelerde biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’mız, turizm bölümünün Türkiye için değerinden hareketle turizmi stratejik bölüm ilan etmişti. Bu yol ve bu anlayışla biz de çalışmalarımızı yürütüyoruz. 2020’de pandemiden sonra dünya turizminde çok büyük daralma yaşandı. Kapadokya olarak biz de bunun külfetlerini yaşadık. 2020 ve 2021 yıllarında buradaki hareketlilik düşüşe geçmişti. Dünyada turizm kesimi yüzde 88’e varan bir daralma yaşamıştı. Buna karşın ülkemiz yüzde 65’lik daralma yaşamıştı. Türkiye Turizm Geliştirme Ajansının da çalışmaları sayesinde dünyada turizm bedellerini en uygun tanıtan ülke olarak tanıtımlarımızı güçlü bir biçimde yaptık. 2022 yılında rekor kırarak 51 milyon turistle 46,5 milyar dolarlık bir turizm rekoru elde etmiştik. Bu, istihdama katkısı, insanımızın, milletimizin refahının artması için son derece değerliydi. Biz bu sayısı 2028’de inşallah 100 milyar dolarlara çıkartacağız. Bu da Türkiye’nin dünyada daha güçlü olmasında kıymetli yer tutacak.”
Konuşmaların akabinde tarihi yapının açılış kurdelesini Bakan Yardımcısı Alpaslan, Vali Becel, Belediye Lideri Savran ve öbür iştirakçiler kesti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı