Avrupa’da evlilik iki kişi ortasındaki tango, Türkiye’de ise halay gibi
Ülkemizdeki evliliklerde ailelerin tesirleri, geçmiş yıllara nazaran azalıyor olsa da hala yaygın bir biçimde devam ettiğini belirten uzmanlar evlilikte yaşanılan problemlerin ve boşanmaların nedenlerinin başında, aileler ortası uyuşmazlıklar ve buna bağlı müdahalelerin geldiğini söylüyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin ailelerin farklı görüşlerde olmasının evlilik kurumunun devamı için en büyük risk ve tehditlerin başında geldiğini belirterek bu durumu şu cümleyle örnekledi: “Avrupa’da evlilik tango üzeredir, iki kişi ortasında yapılır. Türkiye’de ise halay üzeredir. Aileler ortasında yapılır, sülaleler karışır.”
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin geniş ailenin evlilik üzerindeki tesirlerini ve bu tesirlerin azaltılması için aileye ve ikili düşen sorumlulukları anlattı.
Kendi yuvaları olması için evlenmelerini isterler
Ailelerin evlilik ile ilgili çocuklarına yansıttıkları tavırlarından bahseden İhsan Öztekin “Aileler çocukları aşikâr bir yaşa geldikten sonra ısrarla evlenmelerini isterler, evlenmeleri için baskı yaparlar fakat çocukları evlendikten sonra yeniden rahat bırakmazlar. Çocuklarının yaşantılarına karışmaya devam ederler. Maddi durumlarından çalışma hayatlarına, tatillerinden ne vakit çocuk yapacaklarına, yedikleri içtikleri, gitmeleri gelmelerine kadar hayatlarının her alanlarına müdahale ederler.” dedi.
Ailelerin farklı görüşlerde olması birinci tehlike sinyallerini veriyor
Sorunların bu noktada başladığının ve tehlike sinyallerin çaldığını söyleyen Öztekin, “Asıl sorun bundan sonra belirir ve aileler ortasında uyuşmazlık başlar. Ailelerin farklı görüşlerde olması, evlilik kurumunun devamı için en büyük risk ve tehditlerin başında gelir. Evlilikte yaşanılan problemlerin ve boşanmaların nedenlerinin başında, aileler ortası uyuşmazlıklar ve buna bağlı müdahaleler gelmektedir. Kayınpeder-kayınvalide ile birlikte oturmak ya da aile apartmanı olarak birebir binada oturmak ailelerin müdahalesini kolaylaştırır.” formunda tabir etti. Ailelerin çocuklarının kurduğu hayata müdahale edip karışmasının başlangıçta yeterli niyetli ve işleri kolaylaştırıyor üzere görünse de sonrasında işin içinden çıkılmaz hale getirebildiğini de kelamlarına ekledi.
İlk müdahale genelde erkek tarafından geliyor
Evliliğe müdahalenin genelde erkek tarafının annesinden geldiğini belirten Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Kız tarafı bu müdahaleyi daha sessiz ve el atından yapar. Doğal bunun yanında aileler ortası ağır hakaretlere, karakolda ya da hastanede biten arbedelere da rastlanabilmektedir. Bu müdahaleler devam ettikçe en memnun ailelerde bile ‘senin ailen şunu yaptı’ tartışmaları, karşılıklı öfkeye, suçlamalara ve boşanmaya kadar gidebilecek bir süreci tetikler.” dedi.
Evlilik öncesi oluşan ön yargılar faydadan çok ziyan veriyor
Evlilik öncesi kız ve erkek tarafının ailelerinin çocuklarına verdiği nasihatlerin altını çizen Öztekin “Nasihatler de eşler ortasında ön yargılar oluşturuyor ve faydadan çok ziyan veriyor. Kıza ‘aman kızım o erkektir, sen alttan al, yönetim et’ telkinleri kızın evlilikte ezilmesine neden olurken, ‘aman kızım kayınvalideni uzak tut, her şeye karıştırma’ gibi telkinler de olumsuz ön yargılara neden olur. Erkek tarafının da ‘eşinin ipini sıkı tut, şımartma yoksa kelamını dinletemezsin, seni parmağında oynatır’ gibi nasihatler, evlilikte yanlış fikir ve davranışların kapısını açar.” ihtarında bulundu.
Hem ailelere hem de ikili sorumluluk düşüyor
Bu durumlarda tahlilin, ailelerin ve evli çiftler üzerine düşen sorumluluklarda olduğunu söyleyen Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Aileler her şeyden evvel çocuklarının artık büyüdüğünü, kendi başlarına karar verebileceklerini, evli olduğunu, aileden farklı bir konutta ve başka bir aile olarak, eşi ile birlikte yaşadığı gerçeğini kabul etmeliler.” dedi.
Evli çiftin birinci sorumluluğu birlikte çekirdek aileyi korumaktır
Öztekin, çiftin tavrı ile ilgili şu tekliflerde bulundu “Evli çift de müdahaleler karşısında kendi hudutlarını koymalıdır. Burada her birey kendi ailesine hudut koymaktan sorumludur. Bunu yaparken de ailesi ile hürmet bağlantısını bozmadan, gerekirse konuşarak ya da uyararak yapabilmelidir. Keyifli ve sağlıklı bir evlilik için ailelerin müdahalesine müsaade verilmemelidir. Evli çiftin birinci sorumlulukları eşi ile birlikte çekirdek aileyi korumaktır. Birbirlerine emrivaki yapmamalıdırlar. Bu nedenle kararlar da ortak verilmelidir. Örneğin, ‘canım, yarın akşam annemlere yemeğe gidelim mi, ne dersin’ gibi ortak karar alanına çeken irtibat şeklini benimsemeliler.” dedi.
Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin kelamlarını şöyle tamamladı:
“Sonuç olarak eşler, aileleri ortasında ne sıkıntılar yaşanırsa yaşansın ve aileye ne kadar müdahale ederlerse etsinler, birbirlerini dinlemeli, kendi ortalarında istişare etmeli ve ortak bir noktada buluşup harekete geçmelidirler. Bu tavır, sağlıklı ve memnun bir evliliğin devamını da sağlayacaktır.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı