Gabi Guimaraes: Her şeyinizi vermek zorundasınız

Sultanlar Ligi ekiplerinden VakıfBank, 13-17 Aralık tarihlerinde Çin’in Hangzhou kentinde düzenlenecek olan Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası için hazırlıklarını sürdürüyor. Sezona Sultanlar Ligi’nde 12 maçta 11 galibiyet ile başlayan sarı siyahlı ekip, Şampiyonlar Ligi’nde çıktığı üç maçta ise iki galibiyet aldı. VakıfBank’ın Brezilyalı oyuncusu Gabi Guimaraes, açıklamalarda bulundu. 

Sezona Şampiyonlar Kupası’nı kazanarak iyi bir başlangıç yaptıklarını belirten Gabi, sezonun geri kalan bölümüyle ilgili olarak, “Bizim için şahane bir sezon başlangıcı oldu. Süper Kupa’yı kazanarak sezona başladık. Süper Kupa’lar, her zaman zordur çünkü yeni oluşmuş bir takım ve yeni gelen isimler vardır. Sezon başındaki bu büyük maçlar, takımın mücadelesini ve ruhunu da göstermesi adına önemliydi. Bazı değişiklikler olmuştu ancak buraya gelen herkese VakıfBank’ın değerlerini ve neler yapması gerektiğini öğretmek için de önemli maçtı. Bunu başarmış olduk” ifadelerini kullandı.

“Antrenmanlarda sürekli konuşuyoruz”

Kasım ayı sonlarında ligde Fenerbahçe Opet ve Şampiyonlar Ligi’nde Milano’ya karşı üst üste aldıkları iki yenilgiyi unutturmak için Kadınlar Dünya Kulüpler Şampiyonası’nın önemli olduğunu belirten tecrübeli oyuncu, “Maçları kaybettiğimiz için mutlu değiliz. Bunun üzerine konuşuyor ve neleri yanlış yaptığımızı anlayabilmeye çalışıyoruz. Sezona iyi başladık ama iki önemli maçta istediklerimizi ortaya koyamadık. Önümüzde Kulüpler Dünya Şampiyonası var. 10 gün içinde nelerin değiştiğini anlamak için antrenmanlarda sürekli konuşuyoruz. Herkes, yüzde 100’ünü vermek için elinden geleni yapıyor. Neleri yanlış yaptığımızın üzerinde duruyoruz. Daha iyi olduğumuzu göstermek için önümüzde bir fırsat var, o da Kulüpler Dünya Şampiyonası” diye konuştu.

“Her yılın farklı bir hikayesi var”

Göz-Göz kupada sürprize izin vermedi:3-0

Göz-Göz kupada sürprize izin vermedi:3-0

VakıfBank’ta beşinci sezonuna giren Brezilyalı oyuncu, geride kalan dört yıla göre bu sezonun en zor sezon olduğunu vurgulayarak, “Her yılın farklı bir hikayesi var. Burada zaman zaman değişiklikler yaşadık. Kesinlikle bu yıl, en zorlayıcı ve mücadelenin zor olduğu bir sezon bizim için ancak VakıfBank mantalitesi ve anlayışı değişmez. Bu formayı taşımak için her şeyinizi vermek zorundasınız. Diğer takımlar da yıldan yıla daha iyi oluyor. Türkiye Ligi de gelişiyor.

İnişler ve çıkışlar, gelişimin bir parçasıdır. Önemli olan, inişler olduğunu ve neden indiğinizi anlamaktır. Tekrar çıkışa geçmek için inişin sebebini çözmeniz gerekiyor. Elbette bu inişler, beni ve takım arkadaşlarımı motive ediyor. Bizi ne kadar zorlayan rakipler olursa yüzde 100’ümüzü vermek için o kadar sebebimiz oluyor. Kendimi geliştirmek adına bu zorlayıcı sezonlardan mutluyum” şeklinde konuştu.

“Benim için yeni bir meydan okumaydı”

VakıfBank’ta takım kaptanlığı görevini en iyi şekilde yapabilmek için çaba sarf ettiğini belirten Gabi, “Giovanni beni kaptan olarak seçtiğinde elbette çok mutlu olmuştum. Benden önce de Gözde gibi, Melis gibi önemli kaptanlar olmuştu. Onların davranış şekillerine de bakıyordum. Gözde ile oynayamamıştım ama Melis ile birlikte oynamıştık. Onların bu takım için neler yaptıklarını çok iyi biliyordum. Onlar gibi iki lider isimden sonra kaptan olmak, benim için yeni bir meydan okumaydı. Bana güvenmeleri, benim için mutluluk vericiydi.

Aynı değerleri paylaştığınız arkadaşlarınıza örnek olmak ve onları liderlik etmek, benim için büyük mutluluk. Lider olduğunuzda sizin yapmadığınız bir şeyi takım arkadaşlarınızdan bekleyemezsiniz. Onlardan neler yapmalarını istiyorsanız önce siz yapmalısınız. Bu da beni zorlayan bir durumdu. Ben, Melis’ten çok şey öğrendim. Giovanni’den de öyle. Bu durum, beni de çok geliştirdi. Sadece voleybolda değil, diğer spor branşlarındaki kaptanların da neler yaptıklarını seyrediyorum” açıklamasında bulundu.

“Vücuduma iyi bakıyorum”

Voleybolda çok zorlu ve sıkışık bir fikstürün olduğunu ve bu durumun kendilerini zorladığını aktaran Brezilyalı smaçör, yaptığı fiziksel ve mental hazırlıklarla ilgili olarak ise şunları söyledi:

“Zorlu bir fikstürümüz oluyor. Hem kulüp hem de milli takımda çok fazla maça çıkıyoruz. Bu durum, bizi mental ve fiziki olarak çok zorluyor. Antrenmanlar ve maçlar arasında yeterli dinlenme süresine sahip olduğumuzu söyleyemem. Saha içerisindeki performansım kadar saha dışında yaptıklarıma da dikkat ediyorum. Vücuduma iyi bakıyorum. Günde en az 7-8 saat uyumaya çalışıyorum. Yediklerime dikkat ediyorum. Dört yıldır şekeri hayatımdan çıkardım. Doğal beslenmeye çalışıyorum. Bu durum, dinlenmeme ve vücudumun yenilenmesine de katkı sağlıyor. Sık sık meditasyon yapıyorum. İçime dönüyor ve kendimle yüzleşiyorum. Yoga yapıyorum. Bu tür ufak tefek şeyler, farkı yaratan şeyler oluyor.”

Gabi Guimaraes, kariyerinin ‘en’leriyle ilgili sorulan sorulara ise şu şekilde cevaplar verdi:

En güzel an

“Tokyo Olimpiyatları’nda kazandığımız gümüş madalya. Milli takım formasını ilk giydiğimde olimpiyatlara gidip ülkeme madalya kazandırmayı hayal etmiştim. Boynuma madalyayı geçirdiklerinde gökyüzüne bakıp bütün aileme teşekkür etmiştim. O an, benim için çok özeldi.”

En kötü an

“En kötü an konusunda spesifik olarak bir şey söyleyemeyeceğim çünkü zor anlar, beni daha iyisini yapmak için besleyen anlardır. Dizimden yaşadığım sakatlık ve 4-5 aylık süreç benim için zordu.”

Kırılma noktası

“VakıfBank’a geldiğim yıl diyebilirim. Konfor alanımdan çıkmıştım. Farklı bir şehre ve takıma gelmiştim. Yeni bir kültürle tanışmıştım. Kariyerim adına büyük bir adımdı ve birçok şey değişmişti. Zor anlarım kadar güzel anlarım da oldu.”

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu