Türkiye’nin lokomotif kesimi olan inşaat dalında 45 yıldır katma paha yaratan, yeni iş fırsatları sunan ve her sene birbirinden güçlü içerikleriyle sektörel bilgi paylaşımına imkân sağlayan, Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, ülke iktisadına de yadsınamaz bir katkı sağlıyor. 26-29 Nisan tarihleri ortasında 4 gün boyunca dala konut sahipliği yapan Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul, son günündeki değerli etkinliklerle kapılarını kapadı.
Her yıl binlerce yabancı yatırımcıyla yerli iş ortaklarını bir ortaya getiren fuar, son gününde de dal temsilcilerini güçlü ve istikamet veren etkinliklerle buluşturdu. Yabancı iştirakçi, alıcı ve ziyaretçi ilgisinin katlanarak devam ettiği Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul’un son günü “Sıfır Güç Binalar ve Alternatif Güç Dayanaklı Isı Pompaları” bahisli oturum ile güne başladı. Günün birinci oturum konuşmacıları ortasında; Zerobuild Summit, Makina Mühendisleri Ağı Önderi Semih Çalapkulu, Baymak Eser Küme Müdürü Can Erdoğan, Tanrıöver Mühendislik Makina Yüksek Mühendisi Cevat Tanrıöver, Elektrik Yüksek Mühendisi Füzyon Enerji Harun Girgin ve Dinamik Proje Kümesi İdare Şurası Başkanı Zühtü Ferah konuşmacı olarak yer aldı.
Binalarda Değişim ve Dönüşüm Zarurî Hale Geldi!
Moderatörlüğünü Zerobuild Summit, Makina Mühendisleri Ağı Başkanı Semih Çalapkulu’nun yaptığı oturum, Çalapkulu’nun “2015 tarihinde Paris İklim Sözleşmesi’ni imzaladık. Yönetmelik gereği 5 bin metre kareyi geçen tüm yapılarda %5 yenilenebilir güç kullanma mecburiliği geldi. Bu yılın başı ile de güç performansı C sınıfından B sınıfına çekildi. Bu ise yapılarda %25’e yakın güç randımanını sağlayacak. Enerjiyi ne kadar değerliye ürettiğimizin farkında olmamız gerekiyor” sözleriyle başladı.
Oturumun konuşmacıları ortasında yer alan Baymak Eser Küme Müdürü Can Erdoğan, “Enerjinin bu kadar pahalı ve kısıtlı olduğu bir ortamda enerjiyi olabildiğince verimli ve etrafa ziyan vermeyecek biçimde kullanmamız çok değerli. Sıfır güç binalar kavramını anlamak ve buna nazaran hareket etmemiz gerekiyor. Sıfır güç binalar 1 yıl boyunca tükettiği kadar enerjiyi üreten ve yıllık üretiminin yıllık tüketimine eşit olan binalar manasına geliyor” dedi.
Binalarda en az ısı kaybı yaşanması ve ısı çıkarının sağlanması için tavsiyelerini paylaşan Tanrıöver Mühendislik Makina Yüksek Mühendisi Cevat Tanrıöver, birinci olarak tüm dış duvarların ve komşu dairelerin yüzeylerin dışarıdan ve içeriden hayli düzgün yalıtılması gerektiğine vurgu yaptı. Tanrıöver, “Isıtma-soğutma havalandırma sistemlerini ısı pompalarının azami randıman bölgesinde çalışmasını sağlayacak biçimde tasarlamak önemlidir” dedi.
Solar ve pasif meskenleri anlatan Elektrik Yüksek Mühendisi Füzyon Enerji Harun Girgin, yenilenebilir gücün başlangıçta nerede ve şu anda ne evrede olduğundan bahsederken güneş güç sistemlerinin nasıl çalıştığına değindi. Girgin, “Türkiye bulunduğu pozisyon itibariyle avantaja sahip ve birçok ülkeden daha fazla güneş gücünden elektrik üretme potansiyeli var” dedi. Dünya üzerinde güçteki son trend olan karbonsuzlaştırma hakkında da bilgilerini paylaşan Girgin, Pasif konutları ise canlılığını sürdürmek için genel enerjiyi dışarıdan en az ölçüde talep eden yer olarak tanımladı.
Sıfır güç bina ya da net sıfır binanın tarifini yaparak sunumuna başlayan Dinamik Proje Kümesi İdare Şurası Başkanı Zühtü Ferah, işletme safhasındaki sıfır güçlü binaları ve mekanik tesisat sistemlerini kıymetlendirdi. Yenilenebilir güç kaynaklarında öne çıkacak kaynaklar ortasında güneş, rüzgâr, su ve hatta dalga gücünün kullanıldığını ve son çalışmalarda Hidrojenin de ön plana çıktığını, bu pazarın %400 büyüyeceğinin öngörüldüğünü söyledi.
Sürdürülebilir Tahlillerle Sürdürülebilir Hayat Mümkün!
Sıfır Güç Binalar ve Sürdürülebilir Çözümler’ başlıklı günün ikinci oturumuna; ‘Enerji ve Güç Kesimi Türk Bayanları (TWRE) İdare Heyeti Başkanı Sedef Budak, Peyzaj Mimarı, Kentsel Tasarım Uzmanı, SAA Mimarlık Kurucu Ortağı Süveyda Bayraktar Atagür, Kurucu I-Rcu Küresel Consulting R. Cemre Uçar ve Turkeco İnşaat ve Güç Şirketi Proje Yöneticisi Katya Kaya konuşmacı olarak katıldı.
Enerji ve Güç Bölümü Türk Bayanları (TWRE) İdare Şurası Başkanı Sedef Budak moderatörlüğünü gerçekleştirdiği oturumda, ülkemizde yaşanan zelzelelere dikkat çekerek, “Sürdürülebilir kent, sürdürülebilir hayat nasıl oluşturulabilir, bu projeleri nasıl yaratır ve yönetebiliriz bu hususları konuşmak için bir ortaya geldik” dedi.
Kentsel projelerin doğal etrafa tesirinden bahseden Peyzaj Mimarı, Kentsel Tasarım Uzmanı, SAA Mimarlık Kurucu Ortağı Süveyda Bayraktar Atagür, “Normalde kentleri bir ekosistem olarak görüyoruz. Yapay bir ekosistem, adapte oluyor, büyüyor, gelişiyor. Lakin yalnızca beşerler tarafından domine ediliyor. Kentsel projelerde yapılaşmalara baktığımızda; doğal etrafları çok süratli bir biçimde yapılaşmaya açtığımız için bu sistemleri alabileceğimiz alanları bir yandan kaybediyoruz. Yeşil alanların kaybı bize çok hususta negatif olarak geri dönüş sağlıyor” dedi.
Yeşil bina konseptinden bahseden Turkeco İnşaat ve Güç Şirketi Proje Yöneticisi Katya Kaya, “2010’dan beri yeşil bina konseptlerinde önemli bir artış olduğunu görüyoruz. Sürdürülebilirlik sözünün fazlaca kullanılmaya başlandığı günümüzde yeşil binaya da ilgi ve talep arttı. Bilhassa Etraf ve Şehircilik Bakanlığı’nın Haziran 2022 yılında yayınlamış olduğu bir sertifika ile bir arada daha da yaygınlaştırılması hedeflenmekte. Bu doğrultuda teşvikler bekleniyor” dedi.
Doğal afetlerin yapısal etrafa tesirinden bahseden Kaya, “Binalar sera gazının emisyonlarının %40’ından sorumlu, buna altyapı ve ulaşımı da kattığımızda bu yüzde oranı artmakta. İnsan sıhhati tabiatla orantılıdır. Bu sebeple inşaatın yapılacağı yer ile uyumlu olup olmadığına dikkat edilerek, doğayı koruyarak planlama yapılması gerekir” dedi.
Konuşmasında sürdürülebilir kalkınmada proje idaresinin ehemmiyetinden bahseden Kurucu I-Rcu Küresel Consulting R. Cemre Uçar, proje idaresi süreç kümeleri ve bilgi alanlarından bahsetti. Uçar, “Proje idare standartları dediğimizde sürdürülebilirlikten bahsediyoruz. Karmaşık yapıların sağlıklı ve yapılandırılmış biçimde yönetilmesi gerekiyor. Kapsam idaresi, maliyet idaresi, kalite idaresi, kaynak, risk ve irtibat bunların hepsi proje idare alanlarına giriyor” dedi.
Mimari Ustalık Sınıfları, Yapı Fuarı’nda!
Yapı Fuarı’nın dikkat çeken etkinliklerinden biri olan Yapı Master Class – Mimari Ustalık Sınıfları’nda dalda dikkat çeken işleriyle bilinen mimarlar eşliğinde, “Deprem Sonrası Konut ve Kamusal Alan”, “Strüktürel Tasarım ile Tektonik Ortasındaki İlişki” ve “Ölçekler Ortası Diyalog” üzerine sohbet ederken eserlerin yerinde uygulamalı öğrenildiği, “Umudu İnşa Etmek” ana temasıyla etkileşimli bir fuar tecrübesi sunuldu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı